Aile Hekimlerine Yapılan Ödeme Türleri Neler
Sözleşmeli Aile Hekimlerine yapılan ödeme türleri nelerdir. Aile Hekimleri maaş almıyor. Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Çalışanlarına Hak Ediş ödeniyor. Peki, Maaş, Hizmet Başına Ödeme, Kişi Başına Ödeme, Prim Ödemesi ve Vaka Başına Ödeme Yöntemi ne demek.
Hekimlere yapılan ödeme yöntemi hangi özellikleri taşımalı
Hekimlere yapılan ödeme yöntemleri şu özellikleri taşımalıdır;
- Moral ve motivasyonunu azami düzeyde tutmalı
- Gelecek kaygısı taşımasına sebep olmamalı,
- Kendisinin ve ailesinin beslenme, barınma ve eğitim gibi temel haklarını rahatça karşılıyor olmalı,
- Mesleğinden tatmin olmasını sağlamalı,
- Hasta tatminini sağlamalı,
- klinik özgürlüğünü kısıtlamamalı,
- İhtiyaç duyulan coğrafik bölgelerde ve bilim dallarında çalışmasını teşvik etmeli,
Genel olarak, hekimlere 5 başlık altında ödeme yapılıyor. Bunlar; maaş, hizmet başına ödeme, kişi başına ödeme, vaka başına ödeme ve prim ödemeleri.
1. Maaş
En yaygın olarak kullanılan yöntemdir. İsveç, Finlandiya, Yunanistan, Polonya, Portekiz, Romanya, ve
ülkemizde ağırlıklı olarak maaşa dayalı ödeme yöntemi kullanılıyor. Ülkemize, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi görev yapan hekimlere, maaş yöntemi ile ödeme yapılıyor
Avantajları
Maaş yönteminin avantajları şunlardır;
- Hekimlerin, kanuni istisnalar dışında hastayı reddetmesi mümkün değil
- Hem gelir miktarı hem de ödeme zamanı standarttır. Yarattığı güvenlik hissi sayesinde, hekimler finansal risk ile kolay kolay karşılaşmazlar,
- Özellikle kompleks vakalarda, ekip halinde çalışmayı teşvik eder.
- Hastalar, sadece gerekli olan hizmeti ve tedaviyi alırlar. Gereksiz test ve tedavi riski çok düşüktür.
- Hastaların sağlık hizmetlerine ulaşma şansı yüksektir.
- İdarecilerin ve politika yapıcıların, finansal planlamalar yapmalarını kolaylaştırır. Giderler
değişken değildir, ve önceden bilinir. - Sağlık hizmetlerindeki maliyetler, asgari düzeydedir
- Yönetim asgari düzeydedir.
Dezavantajları
Maaş yönteminin dezavantajları şunlardır;
- Hekimlerin verimliliklerini artıracak teşvik yoktur.
- Diğer hekimlere kıyasla daha fazla emek sarf eden hekimlerin, emeklerinin karşılığını almadıklarını hissederek, motivasyonlarının azalmasına sebep olur,
- Emeğinin karşılığını alamayan hekimler, ücretlerin daha yüksek olduğu özel sektörde çalışma yolunu tercih edebilirler.
- Hekimler, daha yüksek kalitede hizmet üretmeye teşvik etmez. Hekimlerin, daha fazla hastaya hizmet vermek veya daha ileri yöntemleri kullanmak gibi sağlık hizmetinin kalitesini yükselten teşvikler yoktur.
- Maaşa karşılık gelecek mesai saatleri, hastaların hizmete erişimlerinin kısıtlı olmasına neden olur,
2. Hizmet Başına Ödeme
Hekimin, hastaya sunduğu sağlık hizmetinin türüne ve sayısına göre ödeme yapılıyor. Örneğin, bir hekim
yaptığı muayene, konsültasyon, testler, cerrahi operasyon başına ücretini alıyor.
Genellikle özel muayene hekimliği veya özel sektörde çalışan sağlık hizmeti sunucularına ödemede kullanılan bir ödeme yöntemidir.
En kolay, en kazançlı ve en esnek yöntem olduğu için birçok ülkede kullanılıyor.
Avantajları
- Hastalar, en uygun düzeyde ve kalitede hizmet alabilirler
- Karmaşık ve uzmanlık isteyen hizmetlere ihtiyaç duyan hastaların bu hizmetlere erişimi daha kolay oluyor
- Hem hastalar hem de sigorta şirketleri için takibi ve yönetimi kolaydır.
Dezavantajları
- Gereksiz hizmet sunumuna neden olabiliyor
- Gelir seviyesi daha yüksek olan bölgelerde hizmetlerin yoğunlaşmasına, bundan dolayı da coğrafi ve sosyal eşitsizliklerin meydana gelmesine sebep olabiliyor.
- Önceden tahmin edilemeyen maliyet artışları yaşanabiliyor
- Hizmet sunucuları tarafından düzenlenen faturaların izlenmesi için pahalı bir izleme sistemi kurulması gerekiyor
3. Kişi Başına Ödeme
Hastalara sunulan hizmetlerin miktarına bakılmaksızın, o dönem içerisinde hizmet verilen her hasta için belirli bir ücret ödeniyor. Kişi başına ödeme yönteminin, basit ve karmaşık uygulamaları bulunuyor.
Basit uygulamalarda, hekime kendisine kayıtlı her hasta için aynı ücret ödeniyor.
Karmaşık uygulamalarda ise; hastanın cinsiyeti, yaşı, sağlık durumu, hekimin tecrübesi ve uzmanlığı gibi
değişkenler dikkate alınarak ödeme yapılıyor. Bu kriterlere göre belirlenen ücret, her hekim için farklı ödeme miktarlarının oluşmasını neden oluyor.
Kişi başına ödeme yöntemi, hastaları ile sürekli iletişime sahip olan hekimler için daha uygun bir yöntemdir. Bu nedenle, özellikle birinci basamak sağlık hizmeti sunumunda tercih ediliyor.
Bu yöntem, Hırvatistan, Hollanda, İrlanda, İtalya, Macaristan ve Türkiye’de kullanılıyor.
Ülkemizde kişi başına ödeme yöntemi, Aile Hekimliği Hizmetlerinde kullanılıyor
2005 yılında yayınlanan ilk yönetmelik ile, Sözleşmeli Aile Hekimlerine ödeme yapılırken, kayıtlı hasta özellikleri dikkate alınmıyordu. 2011 yılından itibaren kayıtlı kişilerin, yaş grubu, gebe olup olmamaları ve cezaevinde bulunmaları, ödeme kriterleri olarak kullanılmaya başlandı.
Aile hekimine yapılacak ödemeler
MADDE 16(1) Aile hekimliği uygulamasında sözleşmeyle çalıştırılan veya aile hekimliği uygulamaları için görevlendirilen aile hekimine, izin, rapor ve Bakanlıkça verilen eğitimlerdeki görevlendirme süreleri hariç olmak üzere, çalışılan gün sayısına göre ödeme yapılır. Deprem, sel felaketi ve salgın gibi olağanüstü durumlarda valilikçe veya Bakanlıkça görevlendirilenlere, ödeme tam olarak yapılır. Aylık olarak yapılacak ödemeler aşağıdaki (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentlerinde yer alan unsurlardan oluşur:
a) Kayıtlı Kişiler İçin Ödenecek Ücret: Sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimine yapılacak ödemelerin hesaplanmasında, görev tanımlarında verilen hizmetler için aşağıdaki esaslara göre ödeme yapılır. Deprem, sel felaketi ve salgın gibi olağanüstü durumlarda yapılacak hizmetler için ayrıca bir ödeme yapılmaz. Kayıtlı kişiler için;
1) 0-59 ay grubu için (1,6) katsayısı,
2) Gebeler için (3) katsayısı,
3) 65 yaş üstü için (1,6) katsayısı,
4) Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlüler için (2,25) katsayısı,
5) Diğer kişiler için (0,79) katsayısı,
esas alınır.
Kişi Başı Ödeme Yönteminin Avantajları
- Maliyetler düşüktür
- Sunulan sağlık hizmeti uzun sürelidir
- Hastalar birçok hizmeti genellikle aynı hekimden alırlar. Bu sayede, hekim ile hasta arasındaki ilişki güçlü olur.
- Hastalar yalnızca gerekli olan hizmeti alırlar. Gereksiz hizmet üretilmez.
- Yönetimi kolaydır
Kişi Başı Ödeme Yönteminin Dezavantajları
- Daha az sağlık sorunu olan ya da maliyeti daha düşük olan hastalara hizmet verilmesi tercih edebilir. Bu durum, tedavi maliyetleri yüksek olan hastaların sağlık hizmetlerine ulaşımında zorluklara neden olabilir.
- Hekimler, yüksek kalitedeki sağlık hizmetlerini sınırlandırmak isteyebilir. Çünkü bu hizmetler yüksek maliyetlere sebep olduğu gibi ayrılması gereken süre de fazla olabilir.
- Üst hizmet basamaklarına sevki artırabilir.
4. Prim Ödemesi
Prim Ödemesi yöntemi, Türkiye’de sağlık çalışanlarının performansa dayalı olarak döner sermaye
gelirlerinden pay almaları biçiminde uygulanıyor.
Avantajları
- Sağlık politikası hedeflerine ulaşılması ve yaygınlaştırılmasında yardımcıdır
- Hizmet maliyetlerinin azalmasına yardımcı olabilir
Dezavantajları
- Belirlenen hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığının değerlendirilmesini sağlayacak etkili denetim sistemlerinin kullanılması gerekiyor. Denetimin etkili ve adil bir şekilde yapılmaması, kötü kullanımlara ve haksız kazançlara yol açabiliyor
- Maliyetlerin düşmesi ile birlikte, hizmet kalitesinde de düşüşler meydana gelebiliyor
- Yönetimi zordur
- Gerek hekimler arasında, gerekse diğer sağlık çalışanları arasındaki iş barışını bozabiliyor
5. Vaka Başına Ödeme
Bu ödeme yönteminde hekimlere, önceden belirlenmiş protokollere dayalı olarak vakanın tanısına göre ödeme yapılıyor.
Vaka Başına Ödeme yöntemleri
Her bir vaka için ne kadar ödeme yapılacağının belirlenmesi için iki farklı uygulama mevcuttur.
Teşhis ne olursa olsun, her vaka için sabit bir fiyat esasına dayanan vaka başına ödeme uygulaması
Vaka başına ödeme yönteminin en basit uygulamasıdır. Bu uygulamada, hekime tedavi ettiği her
hasta için, vakanın şiddeti ne olursa olsun veya hastanın tedavisinin ne kadar kaynak gerektirdiği
göz önünde bulundurulmaksızın aynı miktarda ücret ödeniyor.
Teşhislerin sınıflandırılmasına dayanan vaka başına ödeme uygulaması
Bu ödeme uygulaması, teşhislerin sınıflandırılması ilkesine dayanıyor. En yaygın olarak bilinen teşhislerin sınıflandırılması yaklaşımı, Teşhisle İlişkili Gruplar (TİG) yaklaşımıdır.
Teşhisle İlişkili Gruplar (TİG) yaklaşımında, hastanın çeşitli özellikleri (yaş, cinsiyet vs.), teşhisi,
komplikasyonu ve tıbbi işlemleri dikkate alınarak sınıflandırma yapılıyor.
Sınıflandırma yapıldıktan sonra, her bir kategorinin maliyetleri hesaplanıyor. Bu durumda, ödeme
kurumu, hekime ödeme yapacağı zaman ilgili hastanın ait olduğu TİG için hesaplanan maliyete göre ödeme yapıyor.
TİG’lerin oluşturulmasındaki temel amaç, benzer çıktıları olan veya benzer hizmetleri alması beklenen vaka tiplerinin bir tanımının yapılması ve böylece kıyaslanabilir bilgi üretilmesidir
Vaka Başı Ödeme Yönteminin Avantajları
- Maliyetlerin kontrol altına alınarak azaltılmasında etkilidir
- Hastanın yatış süresini uzatma eğilimini ortadan kaldırır
- Belirli bir vakanın tedavisi için gerekli zaman ve malzeme kullanımını azaltabilir
- Hizmet sunum sürecinde katlanılan birçok faktörü dikkate aldığı için daha adil bir ödeme yöntemidir
Vaka Başı Ödeme Yönteminin Dezavantajları
- Tutarlı ve kapsamlı veri gerekir. Bundan dolayı, yönetimi oldukça karmaşık ve güçtür.
- Vaka başına maliyeti düşürmek için kaliteden ödün verilmesi riski söz konusu olabilir.
- Hastaların, fiyatı daha yüksek olan tanı grubunda sınıflandırılması gibi suiistimallere yol açabilir.
Aile hekimlerine yapılan ödeme türleri nelerdir
Günümüzde, 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununa tabi görev yapan Sözleşmeli Aile hekimlerine, Karmaşık Tür Kişi Başı Ödeme ve Prime Ödeme yöntemleri olmak üzere 2 yöntem ile ödeme yapılıyor
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununa tabi görev yapan Sözleşmeli Aile hekimlerine, 2005-2011 yılları arasında sadece Basit Tür Kişi Başı Ödeme yöntemi ile ödeme yapılıyor idi. 2011 yılından itibaren, yaş grubu, gebe olup olmamaları ve cezaevinde bulunmaları kriterleri göz önüne alınarak, Karmaşık Tür Kişi Başı Ödeme yöntemine geçildi.
2022 yılında ise, Destek ve Teşvik adları altında ödemeler yapılarak, Prim Ödeme Yöntemi de ödeme yöntemleri arasına alındı.